Şişli Kent Kurulu’ndan rezerv alan reaksiyonu: “Bunlar yalnızca Şişli’nin sorunu değil İstanbul’un sorunu”

Şişli’de 24 bin metrekarelik alanın rezerv alanı ilan edilerek Taşyapı’nın inşaatına açılması karşı Şişli Kent Kurulu bir basın açıklaması yaptı. Açıklamada “Biz Şişlililer olarak her şeyin farkındayız. Şişli halkının gereksinim duyduğum parklar, yeşil alanlar ve toplumsal donatı alanları göz arkası edilerek ilçemiz yeni gökdelenlere, plazalara, boğanların amacı, ranttan diğer bir şey değil. Lakin bu problem yalnızca betonlaşma değil, birebir vakitte insan hayatına yönelik bir tehdittir” denildi. Şişli Kent Konseyi Başkanı Cem Solmaz “Bunlar yalnızca Şişli’nin sorunu değil İstanbul’un sorunu” dedi.

İstanbul Şişli’de 24 bin metrekarelik alanın rezerv alan ilan edilerek Taşyapı’nın inşaatına açılmasına karşı Şişli Kent Kurulu basın açıklaması gerçekleştirildi. Şişli’nin Kanal İstanbul’u olarak gündeme oturan alanla ilgili açıklamayı Şişli Kent Konseyi Başkanı Cem Solmaz yaptı. Solmaz açıklamasında şunları söyledi:

“BU REZERV ALAN YAPISINI HEPİMİZ ÇOK DÜZGÜN BİLİYORUZ”

“Rezerv alan sorunu ile karşı karşıyayız. Şu an karşımızda duran yüksek bariyerler örtülen bir inşaat var. Birde belediyenin ardında devam eden Tayyapı sorunu var. Bu sorun Ocak 2021’de bir rezerv alan ilan etme sıkıntısıyla başladı. Karşımızda duran alan Ocak 2021 de rezerv alan olarak ilan edildi. Bundan bir buçuk yıl sonra 24 Nisan 2022’de bölge yönetim bu rezerv alanını iptal etti. Bu rezerv alan yapısını hepimiz çok düzgün biliyoruz Türkiye’nin birçok yerinde bu formda birçok inşaatlar oldu. Ağustos 2022’de tekrar bir rezerv alan ilanı oldu yani iki yılda iki sefer rezerv alanı ilan edildi bu gördüğümüz otopark. Ağustos 2022’de belediye ve Şişlili vatandaşlarımız buraya dava açtılar. Mart 2023’de burada bir yürütmeyi durdurma kararı çıktı. Ekim 2023’de tekrar davanın reddine ve istinaf başvurusu yapıldı Şubat 2024’de de yer güçlendirme ruhsatı alındı. Yani burada bir yer çalışması yapılıyor, bizim şu anda karşımızda gördüğümüz yükselen inşaatın içerisinde girdiğimiz vakit taban çalışması taban güçlendirme çalışması dışında bir şey olmaması lazım. Nisan 2024’de Şişli Belediye Başkanlığı tespit için içeriye girdiğinde yer ismi altında öbür şeyler yapıldığını tespit etti ve buraya mühürleme yaptı. Buraya kadar her şey düzgün gidiyordu. 14 Mayıs yani Nisan ayından bir ay sonra şantiyelerin giriş ve çıkışlarında araç sirkülasyonuna ait bir proje olur.

“İLLA KARTALKAYA’DAKİ ÜZERE BAŞIMIZA BİR ŞEY GELMESİNİ Mİ BEKLİYORLAR”

Bu proje ile ilgili İBB bu projeyi ters buldu ve bunu iptal etti. Lakin ne yazık ki bu inşaatı yapmaya çalışan bu zihin ısrarla buna karşı çıkarak bir halde tadilat projesi geliştirip devam etti. Ve bu iptal ile devam ortasında 10 gün sonra bir kamyon İBB’nin tüm ihtarlarına karşın bir kamyon bir vatandaşımızı ezdi. Gülten Demir 72 yaşında. Göz nazaran yani faili aşikâr bir iş ile karşı karşıyayız. Bu haber bizden gizlendi. Biz burada basın açıklaması yaptığımız da biz bu haberi hiçbir yerden duyamadık hiçbir yerden öğrenemedik. Yetkililere sormak neydi bu ısrar ne içinde. Taşyapı’ya soruyorum sizler 7 bin tane konut yapmışsınız 700 tane de yapma. Nereye götüreceksin bu kadar hırsı bu kadar şeyi. Kim istiyor buraya bu inşaatın yapılmasını. Yabancılarda konut almıyor. Yabancıların konut alma oranı düşmüş. İnsanlarımız konut alamıyor düşmüş ekmek sıkıntısına. Şişlide yapı stoğu yüzde 93 eskimiş artık. Bu yapılar bir gün çöktüğünde bu inşaatlar bu rezidanslar yüzünden. Şurada bir yangın çıksa bu rezidanslar yüzünden kimse o yangına müdahale edemez. İlla Kartalkaya’daki üzere başımıza bir şey mi gelmesini bekliyorlar. Bunlar yapı stoğu, trafik ve iklim manasında problemli. Toplanma alanımız yok, otopark yeşil alan yok. Turpun büyüğünü size anlatayım. Bu yolun üzerinde Şişli’ye ilişkin büyük bahçeli kreş vardı. Bugün yok. Orada inşaat sürüyor. İsmi Yüksel İnşaat. Şurada Motor Yüksek Meslek Lisesi vardı. Orada da Nurol İnşaat var. Siz ne yaptınız bir sefer yeşili yok ettiniz, yeşil kreşi, yeşil liseyi, yeşil üniversiteyi yok ettiniz. En son ne kaldı İETT oranın toprağına de AVM yaptınız. En son Şişli Etfal Hastanesi kaldı. Bizi hastanelik ettiniz onu da aldınız. Bunlar yalnızca Şişli’nin sorunu değil İstanbul’un sorunu. İstanbul’un Kanal İstanbul’u üzere bir sorunu ve Şişli’nin Kanal İstanbul’u” dedi.

Solmaz’dan sonra basın açıklaması okundu. Açıklamada şu satırlara yer verildi.

“NEFES ALACAK ALANLARI YOK EDİLEN BİR İLÇE HALİNE GELMİŞTİR”

Bizler, Şişli halkının hayat hakkına sahip çıkıyoruz. Bizler Şişli Kent Kurulu olarak ilçemiz kalan son kamusal açık alanlardan birine yapılması planlanan Şişli’nin Kanal İstanbul’u diye andığımız rezerv alanda yürütülen 72 katlı rezidans, AVM projesi ve can güvenliğimizi şimdiden tehdit eden Şişli Belediyesi ana binasını kuşatan AVM projesini de istemiyoruz. Şişli bakanlık eliyle her geçen gün betonlaşan ve nefes alacak alanları yok edilen bir ilçe haline gelmiştir. Yeşil alanlarımızın, kamusal kullanıma açık nefes alma alanlarımızın ranta kurban edilmesine karşı çıkıyoruz. Şişli’yi betona boğan projelerin baş sorumlularından Taşyapı gücünü isminden mı yoksa malum yerden mi alıyor çok açık ortadadır. Kentin merkez ilçelerinden İstanbul’un kalbi olan Şişli’yi yaşanamaz bir hale getirmiştir. Hatta canımıza kastetmiş, etmeye de devam etmektedir. 25 Mayıs 2024 tarihinde taş yapının Şişli Belediyesi ana binasının ardında yer alan şantiye alanından çıkan hafriyat kamyonu, bir bayan komşumuzun vefatına sebep olmuştur. Ne hikmetse bir insanın hayatını kaybetmesine neden olan bu cinayet neredeyse hiçbir yerde haber olmamış ve sümen altı edilmeye çalışılmıştır. Kuzey Ormanları Savunması’nın yaptığı hafriyat kamyonu terörü yıllık taramasında ortaya çıkan bu can güvenliği ne birincidir ne de son olacaktır.

“ŞİŞLİ HALKININ CAN GÜVENLİĞİ, TAŞYAPI TEHDİDİ ALTINDA”

Evet yanlış duymadınız. 25 Mayıs günü bir hafriyat kamyonu Darülazide Caddesi üzerinde rastgele bir güvenlik tedbiri alınmadan çıkış yaparken bir bayanı ezerek öldürmüştür. Canını almıştır. Hatta bu elim olayın geçtiği haberde daha evvel de tıpkı yerde iki vatandaşımızın hafriyat kamyonu altında kalarak yaralandığı kaydedilmiştir. Basında hiçbir yer almayan bu bahsin hesabını sormak için bugün buradayız. Bu cinayet ve kazalardan, Taşyapı direkt sorumludur. Şirket şantiye alanı ve hafriyat kamyonu trafiği güvenliğini sağlamamakta, mecburî olmasına karşın şu an bile kaldırımda ve yolda hiçbir tedbir almamaktadır. Şişli halkının can güvenliği, Taşyapı tehdidi altındadır Şişli’nin nefesini, sıhhatini, can güvenliğini, beton yığınları altında bırakmaya çalışan rant düşkünlerinin bu hırsı kaç canı daha alacak? Ya da bu tertibe devletin kurumları daha ne kadar göz yumacak soruyoruz. Üstelik bu iki şantiye şantiyenin girişleri karşı karşıya olup ağır hafriyat kamyonu trafiği yaşanmakta. Ülkemizde önemli bir güvenlik tehdidi oluşturmaktadır. Bu olay münferit değildir. Yıllardır süregelen rant siyasetlerinin ve kontrolsüz kentleşmenin bir sonucudur.

“İNSAN HAYATINA YÖNELİK BİR TEHDİT”

Sermaye odaklı projeler uğruna insan hayatı hiçe sayılmakta iktidarın bakanları bu duruma göz yummaktadır. Biz Şişlililer olarak her şeyin farkındayız. Şişli halkının gereksinim duyduğum parklar, yeşil alanlar ve toplumsal donatı alanları göz arkası edilerek ilçemiz yeni gökdelenlere, plazalara, boğanların amacı, ranttan öteki bir şey değil. Lakin bu sorun yalnızca betonlaşma değil, birebir vakitte insan hayatına yönelik bir tehdittir. Bizler bu cinayetin sorumlularının hesap vermesini talep ediyoruz. Hafriyat, kamyonlarının kontrolsüz bir formda trafiğe çıkmasını sağlayanlar Şişli halkının güvenliğini hiçe sayanlar hesap vermelidir. Buradan yetkililere sesleniyoruz ve uyarıyoruz. Şişli’de son kalan kamusal alanlarımızı ranta kurban etmeyin. Şantiye alanlarında hafriyat kamyonlarının denetimsiz çalışmalarına son verin. İmar planlarına halkın gereksinimlerine nazaran yapın. Kamu faydasını gözetin. Şişli halkının nefes alabileceği, yeşil alanları koruyun. Afet toplanma alanları yaratın. İstanbul’da ve Türkiye genelinde hafriyat kamyonlarının neden olduğu vefatları önüne geçmek için kontrol düzenekleri oluşturun.Halk sıhhati ve can güvenliği temelli bir kontrol sistemi kurun.

“ŞİŞLİ’NİN GELECEĞİ RANT PROJELERİNE KURBAN EDİLEMEZ”

Şişli’nin geleceği rant projelerine kurban edilemez. Mahallemize sahip çıkmak için. Uğraş etmeye devam edeceğiz. Başta Etraf Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nı ve ilgili tüm yetkilileri vazifeye davet ediyoruz. Bizler buradayız. projeler iptal edilene kadar sesimizi yükseltecek, her şartta Şişli halkının kentsel, kamusal ve yaşamsal haklarını savunacağız.”