Ariana’nın büyük muvaffakiyetlerinin ardında, yalnızca müziği değil, birebir vakitte ferdî omurundaki derin yaralar da bulunmakta. 2017’de Manchester’daki terör saldırısı, hayatında bir dönüm noktasıydı. Bu olayın şokunu atlatamadan, 2018’de eski sevgilisi Mac Miller’ın ani vefatına şahit oldu. Bu kayıplar, onun şahsî ve ruhsal sıhhatini hayli zorladı.
Zorlu devirlerinde terapi takviyesi alarak ayakta kalmaya çalışan Ariana, acılarını müzikle bastırdı. “Thank U, Next” albümü, onun bu devirdeki duygusal bir çıkışıydı. Albümünü neredeyse bir çırpıda tamamlayarak, yaşadığı duygusal çalkantıları müziğine dönüştürdü.
Bununla birlikte, hayatı bir kere daha dramatik bir formda değişti. Evliliği, hem ferdî hem de medya açısından büyük bir yıkım yaşadı. 2021’de evlendiği Dalton Gomez’le olan ilgisi, Wicked sineması çekimlerine odaklandıkça sarsıldı ve kısa müddet sonra boşanma ile sonlandı.
Ariana’nın hayatında, çok geçmeden, bir öteki skandal patlak verdi: Sinemanın rol arkadaşı Ethan Slater ile bağ yaşaması, büyük bir yankı uyandırdı. Her iki taraf da evliydi ve bu durum, Ariana’nın hayranları tarafından şokla karşılandı.
Şu sıralar sinemanın Oscar seyahatinde olan Ariana, büyük bir muvaffakiyete imza atmış olsa da, hayranları onun sıhhatine dair telaşlarını lisana getiriyor. Son periyotta çok kilo kaybı, onun bu değişimi bir sinema rolü uğruna yaptığına dair spekülasyonları artırdı. Audrey Hepburn’ü canlandırma isteği, onun fizikî dönüşümüne dair iddiaları güçlendirdi.
Ancak Ariana Grande’nin yaşadığı bu şiddetli seyahat, ona yalnızca muvaffakiyet getirmedi, birebir vakitte hayatta kalmanın gücünü de öğretti. Şöhretin ötesindeki karanlık vakitlerin, onu yalnızca daha güçlü bir sanatçı yapması beklenirken, sıhhatini da tehlikeye atmış üzere görünüyor. Ama, kimse onun bu seyahatten tam olarak nasıl etkileneceğini bilmiyor.
